Türkçe

Geçmişten günümüze Türk kadınları acılarını, sevinçlerini hastalıklarını kısaca kendilerine ait ne varsa bunları iplerle işleyerek bir sanat ortaya çıkarmış ve el işleri kültürünü oluşturmuşlardır.

İngilizce

Turkish women suffer from past to present, joy of their own illnesses simply by treatment with rope whatever they have uncovered an art and crafts culture have created.

(5000 karakter kaldı)
Türkçe
İngilizce

İçindekiler

ait
belonging to
bir
one
bunlari
them, these
gecmisten
from past, from the past
gunumuze
our 'day, our day, to the present, us today:
hastaliklarini
the disease
isleri
jobs
isleyerek
working
kadinlari
for women, women, women are
kendilerine
themselves
kisaca
briefly, ın short, ın short,
kulturunu
culture, the kultura
ne
what
ortaya
revealed
turk
turkish
varsa
ıf, ıf there
ve
and
an
a.n, anınçün, annim, birmiş, uyen, yeemek, yılle, yör
and
a.n.d, elece, hem, hemde, ıar, ispirto, kasem, ørdek, ve, vede, veen, veer, vei, veir, veler, velerda, velerde, vemek, ven, vesi, veye, veyi, і
art
ardın, ayne, ceşit, çeşit, doğayla, iyiliksever, kindee, mahiyet, mahiyeti, nazıks, naziks, resimlemek, sanada, sanadan, sanadır, sanat, sanat-sal, sanata, sanate, sanatı, sanatıa, sanatına, sanatını, sanati, sanatka, sanatl, sanatla, sanatsal, sanatsali, sanattan, sırala, sort, şanat, teknık, tip, tipim, türü, typ, üyt, üyte, yazıya, yüt
by
aittir, b.y, ederek, edilerek, gore, göre, göree, göreyi, kenarında, köy, mice, oranında, tarafından, tarafi, tarafik, tarafindada, tarafindan, vasıtasıyla, vasitasıyla, vasitasiyla, yaparak, yoluyla
crafts
eliş, elişleri, hünerler, meslek'ler, meslekler, zanaatlar
created
başlattığı, düzenle, düzenlendi, olusturulan, olusturuldu, oluşturdu, oluşturulan, oluşturuldı, oluşturuldu, oluşturulm, oluşturulmuş, oluşturulur, tasarlayan, yaradı, yarat, yaratı, yaratılan, yaratıldı, yaratılır, yaratılm, yaratılmış, yaratmıştır, yarattı, yarattığı, yaratti
culture
ekmeyi, klt, kult, kultur, kulture’in, kulture’nin, kulture’un, kulture’ün, kulturu, kultür, kültür, kültürde, kültüre, kültürl, kültürle, kültürmü, kültürpark, kültürü, kültürüm, kültürün, kültürüne, kültürünü, kültürüyle, medeniyye
from
-dan, -den, 'dan, alıy, çıkışlı, den, denin, desda, desde, deyin, erden, fro, fron, froun, frour, gelene, gelenlerden, gönderen, hardansiz, ıtıbaren, ıtibaren, itibaren, kalkışlı, kalkisli, kimden, mesafede, mesafesine, mesafeye, nden, noktası, olana, şehrinden, tarafindan, uzaklıkta, uzaklıktadır, سے, से
have
bulunmak, bulunmakt, etmek, etmiş, etmişlerdir, etmiştir, mindi, sahibdirler, sahipolmak, sahiptirler, satiliyormu, var, varda, varlar, varm, varmı, varmıı, varmısı, varmi, varmisi, varmu, yapıy, yapmıştır, zorund
illnesses
ıllnesses
joy
nese, neş'e, neşe, neşeı, neşeıi, neşei, neşek, neşeku, neşen, neşeni, neşesi, neşeye, sevince, sevinci, sevinç, sevinçı, sevinçi, sevinçini, sevinçten, sevindirsin, sevinic, sevinick, şevinç
of
-ın, -in, -un, bölgesine, bölgesinin, ıcinmi, ın, i'n, i’n, içinmi, in, of’un, öf, öför, öfte, u,, uı, ui, uin, usı, usi, usü, uu, uun, uü, uyı, uyi, üleri
own
ken.di, kendı, kendız, kendi, kendii, kendime, kendinr, kendisi, kendisini, kendisinin, kendiyin, kendm, kendn, kendnize, mış, mis, misine, sahibi
past
gecmıs, gecmış, gecmis, gecmisl, gecmistek, gecmiş, geçe, geçm, geçm,iş, geçmı, geçmış, geçmis, geçmiş, geçmişe, geçmiştek, geçmişteki, geçtiğimiz, ğeçmiş, mazı, mazıe, mazi, mâzik, takipli, ماضی
present
elimizdeki, günümüzdeki, günümüze, halihazır, halihazırdaki, işbu, simdiki, simdikizaman, şimdikizaman
rope
hala-t, hala/t, halada, halat, halater, halatı, halatin, halatla, halatn, ıp, ıpi, ıple, ipe, ipi, ipki, ipl, ipli, ipte, ipten
simply
basitce, basitçe, ıbaret, ibaret, sadede, yanız, yaniz, yeterlidir
suffer
müzdarip, suff, suffr, suffur, yaşamazlar
their
aldıkları, aralarındaki, onların, onlarını, onlarının, thear, theer, yaptıkları
they
bulundukları, bulunduklari, ettikleri, ettiler, idariişeler, oldukları, olduklarından, olduklarını, onlar, onlar,ın, onlar'ın, onlarda, onların, onlarızi, onlariı, onlarin, onlark, onlarken, onlarm, onlarmı, onlarn, onlarr, ürler
to
-e, 'ye, ◾eleştirmek, ◾yargılamak, a, acak, bölgene, bölgesinde, bölgesine, bu,, butun, e, edecek, edilme, edilmesi, etme, etmesi, etmeye, etmeyi, ıcindei, için, içinin, ila, kadara, larak, miye, t.o, umak, umek, uuna, uye, vermeşi, yapılır, yapmaa, yapmaya, سکیں, ل
treatment
arıt, arıtım, arıtma, aritil, aritim, aritma, işlemeler, işlemesi, işlenerek, muamele, muameleye, tedav, tedavı, tedavi, tedavide, tedaviden, tedavil, tedavileri, tedavilerinin, tedavim, tedavin, tedavine, tedavini, tedavis, tedavisi, tedavisine, tedavisini, tedavisiz, tedaviye, tedaviyi, traitement, tret, tretm, tretman
turkish
t,ürk, t,ürkçe, turk, turkce, turkcein, turkcesı, turkceyi, turkç, turkçe, turkçeyi, turkede, turkısh, turkışh, turkıyelı, turkıyeli, turkiyeli, turkiyeliyi, turkmr, turkn, türk, türk!?ce, türk!ce, türk’ün, türkce, türkcesi, türkceyi, türkçe, türkçe'yi, türkçeyi, türkçü, türkish, türkişh, türkiyel, türkiyelı, türkiyeli, türkiyeliu, türkiyeliyi
uncovered
ortusuz
whatever
herne, herneyse, neise, neişe, nesin, whatev
with
birliktee, eşliğinde, ılea, ılear, ılede, ile, ilee, ilem, ilen, ilenin, iler, ileyi, ileyin, minle, olanı, sahibine, withın
women
bayanlar, bayanların, ka-, kad, kadına, kadında, kadından, kadındır, kadını, kadınlar, kadınlara, kadınlarda, kadınlardan, kadınları, kadınların, kadınlarının, kadınlarla, kadınlarmı, kadınlarn, kadida, kadidan, kadinlar, kadinlari, kadiya, wo

Son çeviriler

devamını göster›
İletişim E-mail:
Kullanım SözleşmesiSitene Ekle