Türkçe - İngilizce çeviri (v1.4 yeni)

?

Türkçe

Leh ve aleyhimde açılmış veya açılacak bilumum dava ve takiplerden dolayı Tüm Dünya Ülkeleri „Devletleri veCumhuriyetleri Mahkemelerinin meclislerinin, daire ve kurumlarının her bölüm ve derecesinde her sıfat tarik ve suretle beni temsile, haklarımı korumayı temin, müdafaa ve muhafazası için uygun göreceği tüm işlemleri takip etmeye, sonuçlandırmaya, dava açmaya, yeniden dava açmaya, dilekçe ve belgeleri yazıp imzalayarak ilgili olduğu daire ve kuruma vermeye, tebliğ ve tebellüğe, kararların açıklanmasını ve düzeltilmesini istemeye, istinaf yoluna başvurmaya, davayı temyize, Bölge Adliye Mahkemeleri,

İngilizce

Representing me in every division and degree of the courts of the courts of all countries and republics, to protect my rights, to protect, defend and protect me Regional Courts of Appeal,

Çevirmek istediğiniz metni girin: (5000 karakter kaldı)

Kaynak Dil:

Türkçe

İngilizce

:Hedef Dil

İçindekiler

something similar

court-house, courthouse

area, region, regional, territory

chapter, episode, full, section

republics, the republic

apartment, circle

davay the, refused to do

because, therefore

anytime, earth, world

claim to, to ask

appeal, appeals

decisions, the decision

that is, that the

adjective, adjectives, epithet

rapidly, thus, whereby

follow, follow-up

notices, notification

procurement, provided

path, way to, ways to

alyan, butuk, butun, butün, bütük, bütün, hepimiz, hepsı, hepsi, hepsin, hepsine, hepsini, hepsinin, hepsiz, hepşmi, hersey, herşey, tamamı, tamamını, tamamının, tamamk, tamamn, tüm, tümde, tüme, tümer, tümler, tümor, tümün, tümünü

a.n.d, elece, hem, hemde, ıar, ispirto, kasem, ørdek, ve, vede, veen, veer, vei, veir, veler, velerda, velerde, vemek, ven, vesi, veye, veyi, і

aglas, cagırı, cagris, cazib, cazibe, cekicilik, çağrısız, çekiciliğim, çekicilik, hitap, istinaf, itiraz ,, itirazı, müracaat, temyiz, yakarıs, yakarış, yalvarma

countrıes, ulk, ulkeler, ulkeleri, ülkede, ülkeeki, ülkeler, ülkelerde, ülkeleri, ülkelerin, ülkelerine

mahkemeler, sahaları

savun, savuna, savunmak, savunun, savunur

değree, değrke, derece, derecede, derecei, dereces, derecesi, derecesinde, derecesini, dereceye, dereci, derecine, dereçine, yukseklisans, yükseklisans

blne, bölme, bölünme, bölünmesi, bölünmüşlük, divisio, taksimat

everym, everyn, everyth, everytı

-da, bölgesinde, da, damaz, degi, deği, döde, halinde, ıcınde, ıçine, ılerle, ıntoa, ıntoar, ınton, icinde, içeri, içerisinde, içerm, içinde, içindee, içindeki, içindeler, içindeyi, içine, inşat, intok, kullanilabilirmi, onki, soğa, şehrinde, şehrindeki, şsrkıdaki, tha, undaun, üzere, üzerk, üzerm, yanıyır, yılında

,beni, ane, annesiyle, aşk m, bana, bana,, banaa, banae, banaın, banai, banami, banamin, banamr, banası, be.ni, ben,mi, ben'imi, ben'mi, benden, benı, benımer, benımı, benımsın, benır, beni, beni'mi, benide, beniden, benie, beniı, beniız, benii, benimı, benimi, benimle, benin, benini, bēniņu, benir, benisi, benmı, benmi, bente, benten, ıcazenizle, icazenizle, içim, içimm, kendim, kendime, m-a, m.a., ma, mç, meda, mekir, menimledir, meskül, yanımda, yanimdadir, দিলান

amerikayı, banim, beniı, benikim, benim, benim'i, benimi, benimim, benimin, m-y, menimdir, myr, um, umar, umdu, umu, umum, माय

-ın, -in, -un, bölgesine, bölgesinin, ıcinmi, ın, i'n, i’n, içinmi, in, of’un, öf, öför, öfte, u,, uı, ui, uin, usı, usi, usü, uu, uun, uü, uyı, uyi, üleri

koru, korumak, korur, korusu, korusunu, koruy, koruya, koruyal, koruyalım, koruyan, koruyu, koruyun, koruyunuz, protectne

blg, blgesel, bolgesel, bölgem, bölgesel, gesel, regionalbahnhof, régionali, yoresel, yöresel

betimle, betimlemek

cumhuri, cumhuriyetler, cumhuriyetleri, cumhuriyt, cunhuriyet, huriyet, hüriyet

hak, hakkin'ı, hakkni, hakla, haklar, hakları, haklarım, haklarını, haklarının, haklarınu, rıghts

bulunan, các, çatiş, çau, çay, çayda, çayı, çayi, dasını, edil, edilen, edilme, er, geçen, ıfrjrfkgıktgı, ıtstwoten, iimon, ise, isei, isesi, keciren, mi'i, mii, miyi, nın, nin, ol, olan, olanı, olup, sozlerine, şaampuan, şanlısin, şemshan, şiddedli, th, thim, u, u,, unın, unin, uun, v, verilen, yapılan, η, ה, نے, ہ, ی, த

-e, 'ye, ◾eleştirmek, ◾yargılamak, a, acak, bölgene, bölgesinde, bölgesine, bu,, butun, e, edecek, edilme, edilmesi, etme, etmesi, etmeye, etmeyi, ıcindei, için, içinin, ila, kadara, larak, miye, t.o, umak, umek, uuna, uye, vermeşi, yapılır, yapmaa, yapmaya, سکیں, ل

Son çeviriler

devamını göster›

ADS - REKLAMLAR

İletişim E-mail:
Kullanım Sözleşmesi Sitene Ekle