Türkçe - İngilizce çeviri (v1.4 yeni)

?

Türkçe

Bir olayı ve durumu başka bir şeyle anlatmaktır. Genellikle mecaz anlamda kullanılır. Örneğin şarkıdaki söz “saçlarıma yıldız düşmüş” yıldız aslında beyazlayan saçların yerine geçer.

İngilizce

It is to describe an event or situation with something else. It is often used in a figurative sense. For example, the song in the song "stars fell on my hair" actually replaces graying hair.

Çevirmek istediğiniz metni girin: (5000 karakter kaldı)

Kaynak Dil:

Türkçe

İngilizce

:Hedef Dil

İçindekiler

meaning, sense, the meaning

actually, in fact,

availability, condition, status

night, night is, nights

generally, usually

, e.g., e.g., example, for example

my sac, my sheet

hair, sheet of, the sheet, your hair

lyrics, promise, sozer

ınstead, ınstead of, instead, instead of

a, a¨, a.a, a'da, a'ya, aa, âar, ade, adresinde, adresindeki, ae, ağalar, ağıstos, ağlığınıza, ağostos, aklımdasin., amuş, as, aşığım❤, aşışverş, aşkımmm, aşkiloş, aşkk, aşlegamburg, aye, bır, bırda, bırı, bıri, bırin, bırr, bıru, bırun, bir, bir'de, bir'i, birde, birer, birr, bunyesinde, dada, deme, er'a, ere, etme, etti, gelmiştir, hoşlanmak, ila, larak, larike, larima, muaz, nd, sayfana, sayfasına, senina, sizine, ua, ue, uma, umak, uye, uzerkmek, vaav, ক, எ

asl, aslına, aslında, aslimda, aslina, aslinda, aslunda, dogrusu, doğrusu, doğruşuk, fiilen, gercekt, gercekter, gercektr, gerçekt, gerçekte, gerçektei, gerçektr, sah-i, sahi, şah-ı, şahı

a.n, anınçün, annim, birmiş, uyen, yeemek, yılle, yör

anladınızm, betimle, describ

başkaa, başkada, başkasının, başkaya, els, elsa, elş, elşa

durumda, etkinliğe, etkinlik, etkinlikl, etkinlikle, etkinlikte, eventn, hadıs, hadisn, halğ, halukârda, olay, olay,, olaya, olaydır, olayı, olayım, olayın, olayına, olayının, olayl, olayla, olayları, olaylari, olgu, tedbirde, vaka

exampl, gelimi, misal, ornegın, ornegi, ornegin, orneğin, ornek, orneyin, örn, örne, örnegi, örnegim, örneği, örneğim, örneğinde, örneğini, örnei, örnek, örnektir, örneyin, sözgelimi

duşmüştü, düstu, düstü, düştü, fellin, gerileyerek, yığıldı

amacıyla, fer, fır, fr, ı'cin, ıcın, ıcınıde, ıcin, ıcinee, ıçın, ıçınï, ıçınmı, ıçin, ıçmek, icin, icindeı, iç'in, içın, için, içindir, içiñı, içini, içinnde, içinne, yarayan, yönünde, zıra, zira

hai, haier, haiır, kıl, kılı, kılları, sacan, sacı, sacım, sacın, sacında, saci, saclarım, saclarim, saclariniz, saç, saça, saçan, saçar, saçı, saçım, saçın, saçına, saçını, saçının, saçıni, saçi, saçl, saçlar, saçlara, saçları, saçlarıdır, saçlarımı, saçların, saçlarını, saçlarının, saçlarıni, saçlari, saçlarin, saçlarini, saçlariniz, saçlı, saçör, saçta, şaci, şaç, şaçlarının, tuy, tüy

-da, bölgesinde, da, damaz, degi, deği, döde, halinde, ıcınde, ıçine, ılerle, ıntoa, ıntoar, ınton, icinde, içeri, içerisinde, içerm, içinde, içindee, içindeki, içindeler, içindeyi, içine, inşat, intok, kullanilabilirmi, onki, soğa, şehrinde, şehrindeki, şsrkıdaki, tha, undaun, üzere, üzerk, üzerm, yanıyır, yılında

alır, alıyor, almaktadır, almaktadir, dir, dr, edil, edila, edile, edilir, edilm, edilmektedir, ediyor, er, erer, eror, etmektedir, ısimli, isimli, konumundadır, mı, mıdır, miyi, mudir, mudur, olduğundan, olduğunu, olmaktadır, olu, olup, ölüp, uar, uir, unr, unur, uur

bilisim, bilişim, bu, bunu, bunun, eder, ıtur, oa, öyle

amerikayı, banim, beniı, benikim, benim, benim'i, benimi, benimim, benimin, m-y, menimdir, myr, um, umar, umdu, umu, umum, माय

coğunlukla, çogunlukl, çogunlukla, genelliklede, oftan, öfte, sıklıkl, sıklıkla

açık-seçik, açma, alınarak, dair, daki, kisi, kiyi, konulu, mı, numaraları, o.n., ondu, onr, sızı, tarihinde, uki, ustünde, uzerıne, uzerinde, uzerindeki, üstunde, üstü'nde, üstünde, üstündeki, üzerindei, üzerindeki, üzerindeler, üzerine, üzerinen, yandan, yanıy, yaniyorsak, তে

altın, altın'da, altınım, altin, altinin, göld, hoặc, o’er, oar, oir, oor, orşrefsiz, our, öür, vey, veya, y.a, ya, ya'da, yada, yahut, yaın, yat, yoksa

algılamak, anlamda, duygunu, duygusu, duygusunu, duyguyu, duyu, duyusu, duyuu, karf, sanse, sensa, sense his, sensek, seziy, tırp, tırpa, tırpan

durumdadır, durumdan, durumdaydı, durumla, durumum, durumun, sıtuation, situatio

bırs, bırseu, bırsey, bırseyler, bırşey, birseu, birsey, birseyı, birseyi, birseyler, birsizi, birşe, birşee, birşei, birşeu, birşey, birşeyi, birşeyl, birşeyler, bişey, bişeyler, içimden, nesesiz, şeyl

arki, calis, flark, otus, otuş, ötüş, sar, sarkı, sarkımı, sarki, sarkisi, sarkiyi, sarkiz, sarkm, sarkmı, sarkmi, songi, songu, songun, songur, songün, songüne, şarke, şarkı, şarkıı, şarkım, şarkımı, şarkın, şarkını, şarkının, şarkısı, şarkısını, şarkısî, şarkıya, şarkıyı, şarkız, şarkızı, şarki, şarkim, şarkisi, şarkyıü, türk'ü, türku, türkūn, türkü, türkün, türküsü, türküyü

işinmi, staršie, yıldıım, yıldızla, yıldızlae, yıldızlar, yıldızlara, yıldızları, yıldızlı, yildızım

bulunan, các, çatiş, çau, çay, çayda, çayı, çayi, dasını, edil, edilen, edilme, er, geçen, ıfrjrfkgıktgı, ıtstwoten, iimon, ise, isei, isesi, keciren, mi'i, mii, miyi, nın, nin, ol, olan, olanı, olup, sozlerine, şaampuan, şanlısin, şemshan, şiddedli, th, thim, u, u,, unın, unin, uun, v, verilen, yapılan, η, ה, نے, ہ, ی, த

-e, 'ye, ◾eleştirmek, ◾yargılamak, a, acak, bölgene, bölgesinde, bölgesine, bu,, butun, e, edecek, edilme, edilmesi, etme, etmesi, etmeye, etmeyi, ıcindei, için, içinin, ila, kadara, larak, miye, t.o, umak, umek, uuna, uye, vermeşi, yapılır, yapmaa, yapmaya, سکیں, ل

birliktee, eşliğinde, ılea, ılear, ılede, ile, ilee, ilem, ilen, ilenin, iler, ileyi, ileyin, minle, olanı, sahibine, withın

Son çeviriler

devamını göster›

ADS - REKLAMLAR

İletişim E-mail:
Kullanım Sözleşmesi Sitene Ekle