Türkçe - İngilizce çeviri (v1.4 yeni)
?Türkçe
Kullanıcının “kişisel alan” hissini belirleyen görsel ve mekânsal detayları (renk, ışık, düzen, obje seçimi, oranlar vb.) öğrenmek.
İngilizce
Learning the visual and spatial details (color, light, layout, object selection, proportions, etc.) that determine the user's sense of "personal space."
İçindekiler
ilişk, Ogreniy, Ogrenme, Orenme, Ögrenme, Öğrendiği, öğrenen, Öğrenerek, öğrenil, Öğrenilmesi, öğrenimi, öğrenimini, Öğrenirken, Öğreniy, öğreniyor, öğrenme, öğrenmelerin, Öğrenmem, Öğrenmemiş, Öğrenmen, öğrenmende, Öğrenmeni, öğrenmenin, Öğrenmesi, öğrenmesini, öğrenmeye, öğrenmeyen, Öğrenmeyi, Öğrenmk, Örenme
Aydinlat, Hafıf, hafif, Hafifi, Iık, Iik, Ișığı, Isık, Ișıltı, Isig, Isigi, Isik, Isiltı, Isilti, Işıg, Işıgı, Işıgım, Işıgk, Işığ, ışığı, Işığım, ışığın, Işığını, Işığıni, Işık, ışık,, Işıkı, IŞIKINI, Işıkk, Işıkl, Işıkla, Işıklı, ışıkta, ışıktan, ışıltı, Işigi, Işiğ, ışiğı, Işik, Işilti, Itik, İik, isıgı, İsık, İsıltı, İsik, İşık, İşıltı, işik, işikla, Lambası, Lambayı, Lambayi, lightnin, L
adl, Böyl, Bunun, Bunuun, diye, eden, erki, Ettiğ, Gelene, getiren, Işde, k,i, kı, Kıın, ki, kier, Kiyin, ol'duğunu, Oldug, Olduğu, olduğuna, olduğunu, Olduğunun, olduğunuz, Olduğunü, Olduğü, Olmanı, Olmasını, Olmasıni, Orası, Orasi, Orasu, Orayı, Orayi, Öldüğ, ÖLDÜĞÜNÜ, Şu, Şunu, tanıyan, Uyen, veren, yapan, Ytt
bulunan, các, Çatiş, Çau, Çay, çayda, Çayı, çayi, Dasını, Edil, Edilen, Edilme, Er, geçen, ıfrjrfkgıktgı, ıtstwoten, İimon, ise, isei, isesi, Keciren, Mi'i, mii, miyi, nın, nin, ol, Olan, Olanı, Olup, Sozlerine, şaampuan, şanlısin, ŞEMSHAN, şiddedli, th, THİM, U, U,, Unın, Unin, Uun, V, verilen, Yapılan, Η, ה, نے, ہ, ی, த
ADS - REKLAMLAR