Türkçe

Aldanma insanların samimiyetine, menfaatleri gelir herşeyden önce.. Vaad etmeseydi Allah cenneti, O’na bile etmezlerdi secde.

İngilizce

Do not be fooled people's sincerity, interest income before anything else .. had not promised paradise of Allah, He would not have even prostrate.

(5000 karakter kaldı)
Türkçe
İngilizce

İçindekiler

aldanma
ıllusion, illusion
allah
god
bile
even, even ıf
cenneti
heaven
etmezlerdi
they would not
gelir
ıncome, income
herseyden
after all, first of all
insanlarin
human, men, people, people of, peoples
menfaatleri
interests
ona
her, him, it
ónce
prior to
samimiyetine
sincerity
secde
prostration
vaad
promise
allah
allah’a, allaha, allahı, allahım, allahın, allahır, allahi, allahi,, allahinda, allahindan, allahka, allahm, allahta, ınşaallah, seyyid
anything
anythıng, herhangibirsey, herhangibirşey, herseu, herseyı, herseyi
be
atil, bebeğ, beğemedinmı, beirtmek, beşbinbeşyüz, beşbinbeşyüzell, beşbinbeşyüzyet, beşbinyediyüz, beşbinyüz, edil, edili, ediliyi, edilm, edilmesi, edilmeye, edilmi, kuzue, o'l, ol, ol-mak, olabil, olacağ, olacağı, olmak, olmakta, olmalıdır, olmalidir, olması, olor, olun, öl, ölmak, ölün, tamammi, være
before
befora, dahaonce, dahaönce, eskii, eskisi, eskisinden, eskiyi, geçmeden, huzuruna, huzurunda, nezdinde, onc, oncede, oncedei, oncekı, onceki, onceleri, oncesinde, onune, önce, öncede, öncei, öncekı, önceki, önceleri, önces, öncesinde, önçe, önune, önünde, önündeki, önüne
do
arasını, dek, doan, dodan, doğd, doğmu, doğuz, doğuze, dont, duye, ediyorsunuz, mı, mıyım, misin, misiniz, mus, musin, musunuz, muy, muyum, mü, oj, oja, stren, tedarikç, tedarikçi, thü, varmıı, varmısı, varmii, yap, yapa, yapabili, yapabilii, yapabilir, yapacağımı, yaparsın, yapılma, yapmaınız, yapmai, yapmak, yapmalar, yapman, yapmanın, yapmanız, yapması, yapmayı, yapmayın
else
başkaa, başkada, başkasının, başkaya, els, elsa, elş, elşa
even
bıle, bılek, bile, bileler, bilem, bilesi, bileye, bileyin, dahi, dahii, dahisi, hatta, hattan
fooled
kandırdım
had
almıştı, etmişti, etti, geçirmiş, hadar, kaldı, oldu, olsaydı, sahıptı, sahipti, vardı, varmış, yasatti, yaşattı, yoktu
have
bulunmak, bulunmakt, etmek, etmiş, etmişlerdir, etmiştir, mindi, sahibdirler, sahipolmak, sahiptirler, satiliyormu, var, varda, varlar, varm, varmı, varmıı, varmısı, varmi, varmisi, varmu, yapıy, yapmıştır, zorund
he
diyen, h.e, h.e., ia, kendisine, o, oan, odu, oen, ordı, ordi, ö, ø, şöyle, yaşadığınız
income
gelırmı, gelir, gelirde, gelirdi, gelire, gelirin, gelirini, gelirke, gelirler, gelirli, gelirm, gelirmesiniz, gelirmi, gelirmim, gelirni
interest
cıkar, cikar, cikark, cikarm, çıkar, çıkarı, çıkarm, çıkarmı, çikar, çikarm, faız, faiz, faizde, faize, faizler, ılgı, ılgiden, ılgilere, ılgisi, ıntérêt, ilgi, ilgi,, ilgii, ilgik, ilgileri, ilgimu, ilgin, ilgine, ilgini, ilgisi, ilgisine, ilgisini, ilgiye, ilgiyi, ilgiyle, ilği
not
alinmayan, degıl, degılmı, degil, degiliz, deģilmi, değıl, değil, değilde, değildir, değilim, değiller, değilmiş, değilse, deil, edeme, edemez, edilmeyen, edilmez, edilmiyor, etmemek, etmeye, etmeyen, etmeyin, etmez, gelmeyib, girmedi, girmeye, ıkke, kalmayıp, kalmaz, olmasak, olmayı, olmayıp, olunmaz, sikint, uğrama, verilmez, yalnış
of
-ın, -in, -un, bölgesine, bölgesinin, ıcinmi, ın, i'n, i’n, içinmi, in, of’un, öf, öför, öfte, u,, uı, ui, uin, usı, usi, usü, uu, uun, uü, uyı, uyi, üleri
paradise
cennet, cennetmi, çennet, paradıse, paradis, paradisa
peoples
halkıları, halklar, halkları, halkların, ınsanların, ınsanlarin, insanların, insanlarin, kavim
promised
sözverm, vaadedilen
sincerity
aciksozluluk, açıksözlülük, ıhlasmur, ictenlik, içtenliğ, içtenlik, ihlas, samimiyet, samimiyetin, samimiyetine, samimiyetini, samimiyetiz, samimiyetler, samimiyetten, semimiyyet
would
-cekti, cekti, edecekmiş, edecekti, gelecegine, ıstiy, ıstiyordu, istiyorsunuz, olacağ, olacağını, olure, ölürm, vereceğini

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR
İletişim E-mail:
Kullanım SözleşmesiSitene Ekle