Türkçe - İngilizce çeviri (v1.4 yeni)

?

Türkçe

Öncelik sonralık anlatılırken geniş zaman anlamında yan cümlede present perfect kullanılabilir. Özellikle; daha önce olduğunu/olacağını anlatmak için verilir.

İngilizce

Priority recency describing the present perfect tense in the subordinate clause in the sense used. In Particular; before it was / will be given to explain.

Çevirmek istediğiniz metni girin: (5000 karakter kaldı)

Kaynak Dil:

Türkçe

İngilizce

:Hedef Dil

İçindekiler

ın the sense, in the sense

explain, tell, to tell

extensive, wide

available, can be used, usable

that a, that the

prioritize, priority

granted, ıssuance

atil, bebeğ, beğemedinmı, beirtmek, beşbinbeşyüz, beşbinbeşyüzell, beşbinbeşyüzyet, beşbinyediyüz, beşbinyüz, edil, edili, ediliyi, edilm, edilmesi, edilmeye, edilmi, kuzue, o'l, ol, ol-mak, olabil, olacağ, olacağı, olmak, olmakta, olmalıdır, olmalidir, olması, olor, olun, öl, ölmak, ölün, tamammi, være

befora, dahaonce, dahaönce, eskii, eskisi, eskisinden, eskiyi, geçmeden, huzuruna, huzurunda, nezdinde, onc, oncede, oncedei, oncekı, onceki, onceleri, oncesinde, onune, önce, öncede, öncei, öncekı, önceki, önceleri, önces, öncesinde, önçe, önune, önünde, önündeki, önüne

claus, clausa, cumlems, cümlecik, fıkra, fıkrası, fkra, kloz

anlatan, anlatırm, betimlerken, betimleyen

alındığında, gıven, gıvin, giv, verdiği, verılmı, veril, verildiği, verile, verilebilir, verilen, verili, verilmi, verilmis, verilmiş, vermiş

-da, bölgesinde, da, damaz, degi, deği, döde, halinde, ıcınde, ıçine, ılerle, ıntoa, ıntoar, ınton, icinde, içeri, içerisinde, içerm, içinde, içindee, içindeki, içindeler, içindeyi, içine, inşat, intok, kullanilabilirmi, onki, soğa, şehrinde, şehrindeki, şsrkıdaki, tha, undaun, üzere, üzerk, üzerm, yanıyır, yılında

bilisim, bilişim, bu, bunu, bunun, eder, ıtur, oa, öyle

partıcular, particuler

dörtdörtlük, kusursuz, mukemmeliz, mukkemmel, mükemmel, mükemmeler, mükemmeliz, mükemmelm, mükemmeln, mükemmelsinir, perfecteur

elimizdeki, günümüzdeki, günümüze, halihazır, halihazırdaki, işbu, simdiki, simdikizaman, şimdikizaman

oncelık, onceli, oncelig, oncelik, oncelikle, önceli, önceliği, öncelik, öncelikl, prıorıty, rüçhan

algılamak, anlamda, duygunu, duygusu, duygusunu, duyguyu, duyu, duyusu, duyuu, karf, sanse, sensa, sense his, sensek, seziy, tırp, tırpa, tırpan

gergeda, gergede, gergin, tansa, tansak, tensi, tensiz

bulunan, các, çatiş, çau, çay, çayda, çayı, çayi, dasını, edil, edilen, edilme, er, geçen, ıfrjrfkgıktgı, ıtstwoten, iimon, ise, isei, isesi, keciren, mi'i, mii, miyi, nın, nin, ol, olan, olanı, olup, sozlerine, şaampuan, şanlısin, şemshan, şiddedli, th, thim, u, u,, unın, unin, uun, v, verilen, yapılan, η, ה, نے, ہ, ی, த

-e, 'ye, ◾eleştirmek, ◾yargılamak, a, acak, bölgene, bölgesinde, bölgesine, bu,, butun, e, edecek, edilme, edilmesi, etme, etmesi, etmeye, etmeyi, ıcindei, için, içinin, ila, kadara, larak, miye, t.o, umak, umek, uuna, uye, vermeşi, yapılır, yapmaa, yapmaya, سکیں, ل

alınmıştır, almıştır, bittigini, bulunmuştur, buydu, edene, edildi, edilmiștir, edilmiştir, gerçekleşmiştir, hangilerini, hangisini, ıdı, ıdi, idi, makt, muydu, ne, neder, nei, neim, neler, nelerd, ner, nesi, neyer, neyime, neyl, neyli, olana, olmuştu, öyl, undi, uymus, verildi, was,, waş, ہوا

-acak, -ecek, aacak, acakız, açacaktır, alacağını, bulunacak, ecek, edeceği, edeceğini, edecek, edecektir, geçecektir, gelecektir, ırad, ırade, ıstıyor, ıstiyor, irade, kalacak, kommar, macak, olacağı, olacak, olacaktır, olacaktir, olurlar, surecek, sürecek, süreçek, vasiyet, verecek, willin, wollt, yapacak, yapacaktır

Son çeviriler

devamını göster›

ADS - REKLAMLAR

İletişim E-mail:
Kullanım Sözleşmesi Sitene Ekle